İşin Türkçesi

Dev firmaların yeni rotası Tükiye

EKONOMİ

Rusya’nın, Ukrayna’ya yönelik başlattığı savaş nedeniyle buradaki operasyonlarını sona erdiren 1100 ABD’li şirket, yeni pazar arayışına girdi. Bu şirketlerden bir kısmı Türkiye’ye geliyor.

Koronavirüs salgını, ülkelerin ve şirketlerin yatırım politikalarında değişimi beraberinde getirdi.

Birçok şirket, yatırım fırsatları, enerji fiyatları, nakliye ücretleri, iş gücü ortamı gibi nedenleri göz önüne alarak Uzak Doğu'daki yatırımlarını Türkiye'nin de aralarında olduğu ülkelere kaydırmaya başladı.

Salgının etkilerinin azalmaya başladığı dönemde ise Rusya-Ukrayna savaşı çıktı.

Bu da yatırım planlarında değişime yol açtı.

RUSYA PAZARINDAN ÇEKİLİYORLAR

Çok sayıda ülke ve teşkilatın Rusya'ya yönelik uygulamaya koyduğu yaptırımlara destek veren dünyanın önde gelen firmaları, ya Rusya'daki faaliyetlerini askıya aldı ya da bu pazardan çekilerek alternatif arayışına girdi.

Rusya’daki operasyonlarını askıya alan birçok ABD şirketi de var.

Bunlardan 1100’ü bu ülkeden çıkarak, faaliyetlerini başka ülkelere kaydırmak için plan yapmaya başladı.

TÜRKİYE ÖNEMLİ ROL OYNUYOR

Planlar çerçevesinde coğrafi konumu ve nitelikli iş gücüyle Türkiye önemli rol oynuyor.

Öyle ki, dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile ABD Ticaret Odası arasında iki ülke arasındaki ticaretin gelişmesine yönelik önemli bir mutabakat zaptı imzalandı.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun davetiyle Türkiye’ye gelen ABD Ticaret Odası Kıdemli Başkan Yardımcısı Myron Brilliant, Türkiye’nin bazı yatırımları ve ticareti kendine çekebileceğini dile getirdi.

"TÜRKİYE'NİN FIRSATLARI VAR"

“Rusya’dan ayrılan ABD’li şirket sayısı beklediğimizden daha hızlı artıyor” diyen Brilliant, şöyle devam etti:

“Türkiye bu doğrultuda bazı yatırımları, ticareti kendine çekebilir. Elbette Putin de bu pazardan ayrılan firmaları tehdit edince bu durum onların oradan ayrılmasını engellemiyor. Türkiye kendisi bu konuda ne yapmak istiyor, kendisi bunu göz önüne alması lazım. Türkiye’nin elbette dijital çerçevesini, altyapısını iyileştirmesi gerekiyor. Yatırım yapma ortamını sağlaması gerekiyor ama işgal ile ortaya çıkan zorluk ile Türkiye’nin buradan yararlanması gereken çeşitli fırsatların da olduğunu düşünüyoruz. Bu meselede uzun süredir devam eden, durumu zorlayıcı kılan bazı şeyler var. Bunları iki ülke liderlerinin oturup konuşması gerektiğini düşünüyorum.”

“AMERİKAN ŞİRKETLERİ TÜRK PAZARINI DÜŞÜNMELİ”

Davette yer alan ABD Ankara Büyükelçisi Jeffrey Flake ise “1100 kadar Amerikan şirketi Rusya’da iş yapıyordu. Bazıları şimdi orayı terk ediyor. Bazıları da operasyonlarının bir kısmını Türkiye’ye kaydıracağını söyledi. Bence de Amerikan şirketleri Türk pazarını düşünmeli.” dedi.

“SERBEST TİCARET ANLAŞMASI İMZALANMALI”

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da “Türk ve ABD iş dünyası, 100 milyar dolarlık ticaret hedefini başarabilecektir. Bu hedefin gerçekçi olduğuna inanıyoruz. Türkiye’de ABD’li yatırımcılar için ciddi fırsatlar vardır. Bu noktada, ABD’li yatırımcıları Türkiye’yi bir yatırım ve ticaret üssü olarak değerlendirmeye davet ediyorum. Bu konularda siyasilerimizden de bazı beklentilerimiz var. Türkiye ile ABD arasında bir Serbest Ticaret Anlaşması veya benzeri etkisi olacak tercihli ticaret anlaşması imzalanmalı.

“MÜTEAHHİTLİK SEKTÖRÜNDE SON DERECE BAŞARILIYIZ”

Türkiye, ‘section 232’ kapsamı dışında tutulmalı. Zira Türk iş dünyası, bu uygulamadan ciddi zarar görmektedir. İkili ticaretimizi olumsuz etkileyen bu konunun bir an evvel çözüme kavuşturulmasında destek istiyoruz. Türkiye müteahhitlik sektöründe son derece başarılıdır. Türk ve ABD firmaları, üçüncü ülkelerde ortak projelere de imza atmıştır. Bu çerçevede ABD müteahhitlik piyasası Türk firmalarına da açılmalıdır.” dedi.

2022 YILI İÇİN ORTAK ÇALIŞMA ALANLARI

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile ABD Ticaret Odası arasında imzalanan mutabakat zaptı ile 2022 yılı için ortak çalışma alanları belirlendi.

Buna göre sağlık, enerji, bilişim teknolojileri, dijital ekonomi, turizm, altyapı konularında iş birliğine ağırlık verilecek.

ABD ve Türk şirketlerin üst düzey yöneticilerinin katılacağı bir etkinlik planlanırken, üçüncü ülkelerde iş birliğinin güçlendirilmesi hedefleniyor.

Ticari diyalogların artırılması için iki ülke arasında yatırım konferansı ve kadın girişimcilerin iş birliğini güçlendirecek İş Kadın Konseyi kurulması da gündemde yer alıyor.

TÜRKİYE’NİN YATIRIMLARI ÇEKMESİ HALİNDE OLUŞABİLECEK SENARYOLAR

Türkiye’nin yatırımları çekmesi halinde yeni ofis ve üretim tesisleri açılacak, bu sayede birçok kişiye yeni iş imkânları doğacak.

Böylelikle de istihdam artacak.

Türkiye’nin gerek ABD’ye gerekse farklı ülkelere ihracatı artacak, bu da cari açığa olumlu olarak yansıyacak.

İki ülke arasında iş birlikleri artacak ve Türkiye ile ABD, farklı pazarlarda ortak projeler yapabilecek.

Dünyaca ünlü ABD’li teknoloji markaları Türkiye pazarına girebilecek. Bu da Türkiye’nin dijital altyapısının gelişmesine vesile olacak.

Küçük ve orta ölçekli işletmelere yeni satış ve ihracat kanallarının açılması da bu işbirliklerine bağlı olacak.

TÜRKİYE'YE ULUSLARARASI DOĞRUDAN YATIRIMLAR 240 MİLYAR DOLARI GEÇTİ

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi verilerine göre, Türkiye'de uluslararası net doğrudan yatırım girişi 2002 yılına kadar sadece 15 milyar dolar seviyesindeydi.

Bu rakam 2021 yılı sonu itibarıyla 240 milyar doları geçti.

Geçen yıl sonu itibarıyla ülkedeki uluslararası sermaye yatırım girişi 174 milyar 212 milyon dolara ulaşırken bunun yüzde 8,1'ine karşılık gelen 14 milyar 97 milyon dolarını ABD'li şirketlerin sermaye yatırımı oluşturdu.

Böylelikle ABD'li şirketler Türkiye'ye yönelik sermaye yatırımlarında Hollanda'dan sonra ikinci sırada yer aldı.

Hollandalı şirketlerin Türkiye'ye sermaye yatırımı 2021 itibarıyla 27,4 milyar dolar olarak gerçekleşti.

2021 SONU İTİBARIYLA YABANCI ŞİRKET SAYISI

Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı şirket sayısı 2021 sonu itibarıyla 76 bin 737'yi buldu.

Bu şirketlerin 2 bin 30'unu ABD'li şirketler oluşturdu.

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasının ardından Ford, Boeing, General Motors, ExxonMobil, FedEx, Ford, Nike, Adidas, McDonald's, KFC, Starbucks, Coca-Cola, PepsiCo, Airbnb, Netflix, Visa, Mastercard, American Express, Apple, Levi's ve Walt Disney gibi çok sayıda ABD merkezli uluslararası şirket Rusya'daki faaliyetlerini askıya aldığını açıklamış, Goldman Sachs da Rusya'dan çıkacağını duyurmuştu.

POLONYA, ALMANYA VE BELÇİKA’DAN YATIRIMLAR

Bu firmalar bölgedeki çeşitli ülkeler gibi Türkiye'deki yatırım imkanlarını da gözden geçiriyor.

Koronavirüs salgınının ticarete etkilerini dikkate alan İsveçli mobilya şirketi IKEA, Polonya hazır giyim firması LLP, Alman ilaç firması Boehringer Ingelheim ve Belçika paketleme şirketi DW Reusables'in de aralarında olduğu uluslararası şirketlerin de daha önce yatırımlarını Türkiye'ye kaydırma planları kamuoyuna yansımıştı.

İNSAN KAYNAĞIYLA CAZİP ÜRETİM MERKEZİ

Türkiye, etkileyici büyüme performansı ve son 10 yılda hayata geçirdiği yapısal reformlarla pek çok uluslararası yatırımcının dikkatini çekmeyi başardı.

Ülke, 2020 yılında Avrupa genelinde en çok rağbet edilen 9'uncu uluslararası doğrudan yatırım (UDY) destinasyonu oldu.

Ayrıca Türkiye, 2019 yılında gelişmekte olan Avrupa ülkeleri arasında en çok tercih edilen üçüncü UDY destinasyonu olarak dikkati çekerken 2020 yılında yüzde 16'lık pay ile Polonya'nın ardından ikinci sıraya yerleşti.

Türkiye'de, başta bankalar olmak üzere Türk finansal kuruluşları, dünyanın en güçlü bilişim teknolojisine sahip kuruluşlar arasında yer alıyor.

TÜRKİYE'NİN STRATEJİK KONUMU

Hemen hemen bütün işlemleri çevrim içi güvenli biçimde yapmanın mümkün olduğu Türkiye’nin en güçlü olduğu alanların başında uzay araçları ve havacılık dahil, en karmaşık sanayi ürünlerini üretebilme yeteneğine sahip, her düzeyde yüksek becerisi bulunan mavi ve beyaz yaka insan gücü geliyor.

Hem ulusal hem de uluslararası yatırımcılara önemli teşvikler sağlayan Türkiye'nin stratejik konumu, uluslararası yatırımcılara sunduğu en önemli avantajlardan biri olarak ön plana çıkıyor.

Ayrıca, 4 saatlik uçuş mesafesinde Avrupa, Kuzey Afrika, Körfez Bölgesi ve Orta Asya'nın önemli merkezlerindeki 1,3 milyar insan ve 26 trilyon dolarlık bir ekonomiye ulaşılabiliyor olması, Türkiye'yi önemli bir üretim ve yönetim üssü haline getiriyor.

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.