Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri, afet bölgesinde yaraları sardı

Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri, sel felaketinin yaşandığı Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde yaraların sarılması için görev aldı. Her ilden gönüllü olarak ilçeye gelen Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri, afetzedeler başta olmak üzere ilçede görev yapan personellerin ihtiyaçlarını karşılayarak afetin yaralarını sarmada büyük rol üstlendi.

Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri, afet bölgesinde yaraları sardı

Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri, sel felaketinin yaşandığı Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde yaraların sarılması için görev aldı. Her ilden gönüllü olarak ilçeye gelen Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri, afetzedeler başta olmak üzere ilçede görev yapan personellerin ihtiyaçlarını karşılayarak afetin yaralarını sarmada büyük rol üstlendi.

Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde 11 Ağustos’ta şiddetli yağışın ardından Ezine Çayı’nın taşması sonucu iş yerleri, çok sayıda ev su ve balçık altında kaldı, bazı binalar yıkıldı ve can kayıpları yaşandı. Sel felaketinin ardından yaraların sarılması için yoğun bir çalışma başlatıldı. Bu çalışmalara Türk Kızılayı’nın kadın gönüllüleri de destek verdi. Batı Karadeniz bölgesinde meydana gelen sel felaketin ardından Kızılay, tüm imkânlarını seferber ederek Sinop, Bartın ve Kastamonu’da binin üzerinde afet uzmanı ve gönüllüsü ile selzedelerin yaralarının sarılması için çalıştı. Selden etkilenen vatandaşlara gün boyunca su, sıcak yemek ve ikramlık dağıtımı yapan Kızılayın kadın gönüllüleri, hijyen ve giyim malzemesi desteklerinin yanı sıra psikososyal destek çalışmalarını da yürüttü.

Afet bölgesinde yemek dağıttık, su dağıttık, hijyen seti dağıttık”

Afet bölgesindeki çalışmalar hakkında bilgi veren Türk Kızılayı Kastamonu İl Kadın Kolları Başkanı Tuba Güzel: “Bir Kızılaycı olarak kötü şartlarda Bozkurt’a geldik. Yollar çok kötüydü. Buraya geldiğimiz andan itibaren kaybolan insanlarımız vardı. Bu çalışmalara ilk öncelikle yardım ettik. Bunun akabinde 9 bölgede ikram aracı oluşturduk. Buralarda yemek ikram ettik. Su dağıttık, hijyen seti dağıttık. Köylere yardım götürüyoruz. Çizmelerimizi giyip çamurda çalışıyoruz. Zor şartlar altında zor koşullarda tam anlamıyla afet bölgesini yaşamış olduk. Burada ayrıca insanların acısını yaşadık” dedi.

“Türkiye’nin dört bir yanından Kızılayın kadın gönüllüleri bizlere desteğe geldi”

Türkiye’nin dört bir yanından Türk Kızılayı’nın kadın gönüllülerinin afet bölgesine kendilerine desteğe geldiğini söyleyen Güzel: “Bütün illerden, ilçelerden kadınlarımız burada görev aldı. Kızılayın Kadın Teşkilatına buradan hepsine çok teşekkür etmek istiyorum. Zor bir süreç, ben bu afeti kendi memleketimde olması nedeniyle ben bu afeti yaşadım. Bu yaşananlar çok üzücü. Rabbim kolaylıklar versin, bütün gönüllülerimize de çok teşekkür ediyorum. Özellikle köylere ulaşım çok zordu. Çizmelerimiz olduğu halde çamurda, balçıkta zor hareket ettik. İnsanlara ulaşmaya çalıştık. Onların bir nebze de olsa acılarını paylaşmaya çalıştık” diye konuştu.

“Afet bölgesinde var gücümüzle çalıştık”

Afet bölgesinde afetin ilk gününden itibaren var güçleriyle çalıştıklarını ve her türlü konuda görev aldıklarını belirten Güzel, “Afet bölgesinde görev yapan polislere, askerlere, afetzedelere, köylerde bizlere ihtiyaç duyan vatandaşlara ulaştık, bunlara hizmet vermeye çalışıyoruz ilk günden beri, halen daha buralarda yardımlarımız sürüyor. Yardımlar konusundan da devletimizden Allah razı olsun, afet bölgesinde çok güzel çalışmalarda bulundular. Kızılay Kadınları Merhamet Çınarları, bizlerde bu merhameti tüm afet bölgelerine, bizlere ihtiyaç duyan herkese ulaşmaya ve ulaştırmaya çalışıyoruz. Var gücümüzle çalışıyoruz. Son dakikaya kadar da afet bölgesinde olacağız. Ben buradan bizlere destek veren gönüllülerimize, Safranbolu, Karabük, Sakarya, Konya, Amasya, Selçuklu’dan birçok kadınımız bizlere gönüllü yardıma geldiler. Ben, hepsine bizlere verdikleri destek ve katkılarından dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bizleri yalnız bırakmadılar” şeklinde konuştu.

“Dayanışmayı el ele vererek güçlü bir zincir haline getirmek istiyoruz”

Bozkurt’ta meydana gelen sel felaketinde görev alan arkadaşlarına destek olmak için geldiğini belirten Safranbolu Türk Kızılayı Kadın Kolları Başkanı Leyla Dinçer ise, “Biz bir bütünüz, bunu da tamamlamaya geldik. Buraya yardıma geldim. Kızılayın kadınları, bence dayanışma timsali. Bizlerde el ele vererek bunu güçlü bir zincir haline getirmek istiyoruz. Bu yüzden buradayım, dayanışma ve yardım için buradayım. Yol bizleri çok ücra köylere götürdü. Yolda yaşlı bir teyzemizle karşılaştık. Yol sormak durumunda kaldık. Çünkü Bozkurt’a biran önce gelip yardım etmek istiyorduk. Teyzemizi gördük, dişleri yoktu ağzında. Elma yiyordu, üzüldüm. Ona bir takım hediyelerimiz vardı, onlardan ikram ettik. Yolu sorduk. Ben, afet bölgesine gelirken aslında o köyde felaketin başlangıcını gördüm. Yollar yıkılmış, göçmüş, çok kötü vaziyetteydi. Ağaçlar köprüleri tıkamış, köprüler yıkılmış. Bozkurt’ta yaşanan olayların bir benzeri ilçenin üst tarafında bulunan köylerde de vardı. İlk olarak köylerden başlamış olay ve son olarak ilçeye kadar gelmiş. Felaketin başlangıcı yukarıdaki köylerimizde, bizler buraları gördük” ifadelerini kullandı.

“Çamur demeden, balçık demeden afet bölgesinde birçok çalışmada görev aldık”

Her türlü zorlu koşulda afetzedelere yardım için çalıştıklarını Karabük Türk Kızılayı İl Kadın Koordinasyon Birim Başkanı Zuhal Kahraman da şöyle konuştu: “Türk Kızılayı kadınları olarak çamurların içerisinde yemek dağıtımları yaptık. Çamurların içerisindeki dükkanları temizledik. Çamur demeden, balçık demeden burada birçok çalışmada yer aldık. Bir nebzede insanlara faydalı olabilmek için Kızılay kadınları olarak elimizden ne geliyorsa üstümüzün kirlenmesi ya da ayaklarımızın çamurlanması hiç önemli değil, sadece faydalı olabilmek için Kızılay kadınları olarak burada çalıştık. Bir Kızılayın gönüllü kadını olarak diyorum ki herkes gönüllü.org’tan üye olarak bu tarz faaliyetlerimizin içerisinde bulanmalarını istiyorum. Bizlere gönüllü olarak destekte bulunabilirsiniz. Biz bir ekibiz, biz bir bayanız, kadının elinin değdiği her yer pırıl pırıl olur. Abana ve Bozkurt’tu da eminim en güzel şekilde yapacağız. Çünkü burası doğa harikası olan bir yer. Biz kadınlar ve tüm Türkiye olarak İnşallah burasını yeniden yapacağız.”

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER