Bir toplumu şekillendirmek, belirli bir seviyeye getirmek, asaletini, özünü korumak…

İnsanı insan yapan değerler bunlar değil midir?

Toplumu dönüştürmek, değerlerini muhafaza etmek insanların bir görevi değil midir?

Öğretmenler mi sadece koca bir ülkeyi eğitmekle yükümlüdür? Toplumun her ferdinin eğitime, değerlere karşı sorumluluğu yok mudur?

İşçisinden esnafına, sporcusundan sanatçısına baştan aşağı bir organizasyon olmadan bir toplum düzenlenebilir mi?

Silahlı mücadeleye karşı güçlü bir ordu, ekonomik savaşa karşı güçlü bir ekonomi, kültürel savaşa karşı da güçlü bir kültürel yapı gereklidir.

Dünyayı yöneten sermayenin, dünyanın her medeniyetine, her öz kültürüne açtığı savaşa karşı çok güçlü bir muhafaza şarttır.

Burada kitleleri peşinden sürükleyenlere özel bir sorumluluk düşmektedir. Aydınlar, sanatçılar, siyasi liderler…

Ben yazımda bunlar arasından bir siyasi liderin son dönemde oynadığı rolden bahsedeceğim.

Yazıdan doğru çıkarım yapmak için, bütün kavgalarımızı, kişisel hırslarımızı, nefretimizi bir kenara koyup zihnimizi sadeleştirmemiz gerekiyor.

Türkiye’de 24 Haziran ve 31 Mart olmak üzere iki seçim gündemi oluştu. Bu süreçte siyasi partiler birbirleriyle ittifak yaptılar. MHP lideri Devlet Bahçeli de ittifakın taraflarından biri. Ben onun ittifak süresince edindiği bir tavırdan bahsetmek istiyorum.

24 Haziran seçimleri öncesi, gündemdeki durum MHP’ye bakanlık verilmesi idi. MHP lideri şu açıklamayı yaptı: “Pazarlık anlamı taşıyabilecek herhangi bir yaklaşımı kabul etmemiz mümkün değildir.”

Şu anda 31 Mart seçimlerinin ittifak görüşmeleri bitmek üzere. MHP liderinin söylemi ise şu şekilde gelişti: “Belediye mi beka mı? Tabi ki beka. Pazarlık söz konusu değildir.”

Toplumda ve kendi tabanında yaşanabilecek bir sürü olumsuzluğa karşı, bakanlık da belediye başkanlığı da ittifakın doğal bir hakkı olduğu halde, pazarlık yapmayarak net şekilde tavrını koydu.

Toplumun algılaması güç bir şeydi bu.

Peki amaç ne?

Elinde ne var?

Bütün ortaklıklarda herkesin kazançlı olmalı şartı yok mudur?

Kazanca nereden bakacağımıza bakmak önemlidir burada.

Kazanç nedir? Kimin gözünden ne ifade eder?

Bir söylem var; beka…

Israrla üstünde durulan şey bu.

Söylenen kelime bu…

Beka söylemi, sizi tatmin etmeyebilir. Beka sorunu olmadığını da düşünebilirsiniz. Konuya oradan değil MHP liderinin inandığı yerden bakalım: O beka sorunu görmektedir ve beka sorunu olduğunda her daim bir tavır göstermiştir.

İşte tam burada gencinden yaşlısına, bir ders niteliğinde bir hikaye ortaya çıkıyor:

Dünyayı maddeci, değerlerini, asaletini ve özünü kaybetmiş tek bir değere sabitlemeye çalışan sisteme karşı bir duruş ortaya çıkıyor. Türk milletine ve Dünyanın tüm milletlerine bir ders.

Devletiniz, vatanınız sizin özünüzdür. Geçmişinizdir, geleceğinizdir, sevdanızdır, asaletinizdir, neslinizdir, hayallerinizdir. Beka derken ortada olan bütün bu değerlerinizdir. Bu değerleriniz yani özünüz benliğiniz varlığınız ortadayken başka bir şey konuşulamaz diyerek Türk milletinin aklına kazınacak bir öğüt.

Toplumun tüm bireylerinin birbirine aktaracağı, Türkiye’nin tüm bakanlıklarını, belediyelerini alsanız ve başarılı hizmetlerde bulunsanız bile kazanamayacağınız bir servet. Çünkü zihinler değiştiğinde bunlar kendiliğinden gelecektir. Zihinler maddenin değil mananın peşinden gitmeyi öğrendiğinde her şey düzene oturacaktır.

Tarih, kahramanların hikayeleriyle doludur. Hz. Hüseyin ile yezidin savaşında, yezidin ordusunun baş komutanı Hür vardır. Hür binlerce kişilik ordunun lideridir. Karşısında Hz. Hüseyin ve bir avuç yoldaşı vardır. Hür son anda düşünür ve hak ile batılın savaşında Hak’ın yanında yer almayı seçer. Büyük gücü bırakıp şehadete koşar. Ve ilk şehit olan da o olur. Tarih Hür’ü gözlere dolarak anarken yezidi lanetler. Hür ve onun gibi her toplumda yetişmiş tüm değerli kahramanları saygıyla anıyoruz.

Bugün de maddeci tüm bakışa karşı beka (devletin, vatanın, ailen, değerlerin, kimliğin, benliğin) diyerek, tarihi bir tavırla asırlar boyunca aktarılacak bir kahramanlık hikayesi yazılıyor.

Türk milletinin genlerine bir bilgi işleniyor. Seni insan yapan değerler, yeryüzündeki bütün maddelerden üstündür.

Teşekkürler Bilge Lider