NEREDE BU FETÖ'NÜN SİYASİ AYAĞI?

NEREDE BU FETÖ'NÜN EKSİK AYAĞI?

Türk Devleti'nin FETÖ ile mücadelesi devam ediyor. Yargı, emniyet, ordu, eğitim vb. alanlarda devam eden mücadelenin sadece bir ayağı eksik durumda o da herkesin bildiği üzere; siyaset ayağı.

7-8 yıl önce düzmece darbe iddialarıyla yapılan operasyonları hatırlayalım. Ergenekon'da 3. dalga, 7. dalga, 12. dalga... Dalga dalga gelen bu operasyonlarla bugün FETÖ'den tutuklanan/yargılanan kişilerin kendi darbe planları için nasıl bir ortam hazırlığında olduğunu çok şükür millet ve hükümet anlamış durumda. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamesinde belirttiği gibi kanuni düzenlemeleri siyasi otoriteye yaptıran FETÖ'den, aynı siyasi otoritenin mücadele etmeye çalıştığı FETÖ'ye geliş süreci hiç de kolay olmamıştır. O kumpas operasyonlarında FETÖ arkasına aldığı, aldattığı ve kandırdığı siyasi güçle siyaset dahil her alana operasyon düzenlemişti ancak bugünlerde dahi henüz FETÖ'nün siyasi kanadına herhangi bir operasyon yapılmış değil.

Siyasiler kendilerini ve vatandaşları kandırmamalı. Her alanda örgütlenen FETÖ'nün siyasi ayağının olmadığını söylemek ya da siyasi ayağı yokmuş gibi davranmak vatandaşın aklıyla alay etmektir. Genel başkanların veya siyasi parti yetkililerinin bizde FETÖ mensubu yok demesi düpedüz bir yalandır. FETÖ'ye yıllardır hep mesafeli durmuş ve FETÖ ile hiç yıldızı barışmamış olan Milliyetçi Hareket Partisi'nin Lideri Devlet BAHÇELİ bile bizim içimizde de FETÖ mensubu var ve ben bunları biliyorum diyorsa başka partilerin bizde FETÖ mensubu yok demesi tam bir saçmalıktır. Bal gibi de vardır. Bakanı da vardır, milletvekili de vardır; belediye başkanı da vardır, il-ilçe başkanı da vardır. Devletin her kurumuna sızmış bir örgütün aleni üyesi de kriptoları da her alanda mevcuttur.

FETÖ sıradan bir terör örgütü değildir. FETÖ'yü PKK ile aynı kefeye koyamazsınız. Terör örgütü PKK'nın da elbette sızdığı yerler vardır. Elbette onun da çeşitli kurum ve kuruluşlarda kriptoları vardır. Ancak PKK'lı olan biri çok uzun süre kendini saklayabileceğini düşünmüyorum bir yerde elbet açık verir ama FETÖ mensubu öyle değildir. Açık vermez veya açık vermesi çok zordur. Her alana başarılı bir şekilde adapte olur. Gerçekten bu konuda üstün bir yeteneği vardır. O yüzden tespiti çok zordur. Bir bukalemun misali bulunduğu ortamın rengini alabilir, bir su misali konulduğu kabın şekline girebilir.

FETÖ ile mücadeledeki bu eksiklik artık vicdanları da rahatsız etmeye başlamıştır. FETÖ ile en ufak bir ilişkisi olan bile hesap verirken yani mahalle bakkalından hastanedeki doktoruna kadar, semtin tatlıcısından okuldaki öğretmenine kadar herkes hesap verirken siyasi ayağın hiçbir şey olmamış gibi özgür olması insanların FETÖ ile mücadeleye olan inancını zayıflatmaktadır. Hele hele en ufak akrabalık ilişkisiyle bile insanlar açığa alınıp işlerinden oluyorken yani kocası FETÖ mensubu diye kadın işinden oluyorken yeğeni FETÖ mensubu diye amcanın veya dayının devlet kurumundan ilişkisi kesiliyorken yakınları FETÖ mensubu çıkan AKP yöneticilerinin, bakanların, milletvekillerinin veya belediye başkanlarının görevlerini sürdürmesi milletin vicdanını yaralamaktadır.

Kim ne derse desin bu darbe girişiminin siyaset ayağı vardır ve diğer alanlardaki FETÖ yapılanmalarından çok daha güçlüdür. Bir darbe gerçekleştiğinde bunu yapan cunta elbette bunun hazırlığını daha önceden yapmıştır ve bu hep öyle olmuştur. Darbe başarılı olduğunda kim Cumhurbaşkanı, kim Başbakan, kim bakan, kim belediye başkanı, kim müdür olacak her şey darbe öncesinden bellidir. Hal böyle iken bu kadar Bylock kullanıcı arasında hiç vekil yok diyemezsiniz. Bunu böyle devam ettirmek düpedüz FETÖ'ye yardım ve yataklıktır.

Son anayasa halk oylaması sürecinde EVET kampanyasını yürüten Milliyetçi Hareket Partisi ve lideri her zaman bu konunun aydınlatılması çağrısında bulunmuştur ve bulunmaya da devam etmektedir. Dolayısıyla bu konuda tek sorumlu Adalet ve Kalkınma Partisi'dir. Siyasi ayağı ortaya çıkarırsa ve hesap sorarsa bu zamana kadar aldatıldığı ve kandırıldığı için yol verdiği terör örgütüne karşı gerekeni yapmış olacaktır. Eğer hesap sormaz ve siyasi ayağını pas geçerse o zaman millete ve tarihe hesap vermekten kurtulamayacaktır.